Poyrazköy Balıkçı Barınağı’nda Yeni Sezon Hazırlıkları Hızla Devam Ediyor
15 Nisan’da başlayan av yasağının sona ermesine az bir zaman kala, Poyrazköy Balıkçı Barınağı’ndaki balıkçılar, sıcak havalara rağmen yeni sezon için yoğun bir hazırlık süreci yürütüyor. Balıkçılar, teknelerinin paslı kısımlarını zımparalayarak ve boyama işlemleriyle beraber, motor bakımını yapıyor, halat ve ışık kontrollerini gerçekleştiriyor. Eskiyen ağlar ise her bir ayrı ağın dikkatlice onarılmasıyla yenileniyor.
Ağustos ayının sonlarına gelindiğinde, balıkçılarının sezon boyunca deniz açmak üzere barınağa gelecek tayfalarını beklemesi öngörülüyor. Poyrazköy Balıkçılar Kooperatifi Başkanı Davut Toker, denizlerdeki balıkların üreyip büyümesi için 4,5 aylık av yasağı dönemine uyduklarını ifade etti.
"Hazırlıklar Zamanla Yarışıyor"
Yeni sezona eylülde başlayacaklarını belirten Toker, hazırlıkların yoğun geçtiğini ve zamanın daraldığını açıkladı. "Teknelerin, makinelerin bakımı var. Düşünebiliyor musunuz, bir teknede 13 makine var? Hepsinin bakımı, teknenin boyaması ve diğer aksamlarının bakımları yapılacak." şeklinde konuştu. Çoğu teknici Ordu’dan gelen işçiler olduğunu vurgulayan Toker, bütün bu hazırlıkların ardından denize açılacaklarını sözlerine ekledi.
Denizin sıcaklık ve oksijen koşullarının uygun olması halinde haziran ayında Ege denizinden Karadeniz’e havyar dökme sürecinin başladığını anlatan Toker, bu yıl denizdeki uygun koşulların çoğalmasıyla birlikte iyi bir balık avı yapılabileceğini belirtti.
"Taban Fiyat Ortaya Konulmalı"
Toker, Türkiye’de balıkçılığın önemli bir sektör olduğunu ifade ederek, "Lüfer balığı, havyarını Karadeniz’de döktükten sonra boğazlardan geçer ve Akdeniz’e, Yunanistan’a, Hırvatistan’a ve İtalya’ya kadar uzanır. Bu bir göç balığıdır." dedi. İki yıl önce lüfer balığının yüksek fiyatlarla satıldığını belirten Toker, fiyatların dalgalanmasının balıkçılığın zorluğuna işaret etti.
"Balıkçılık, Osmanlı döneminden günümüze devam eden bir düzende işliyor. Balık az olduğunda değeri artıyor, çok olduğunda ise düşüyor. Enflasyona uygun bir taban fiyatın belirlenmesi ve kota uygulaması sektör için faydalı olacaktır.” diyen Toker, bu adımların balık fiyatlarının daha makul seviyelere inmesine yardımcı olacağına inandığını vurguladı.
"Fiyatların Düşmesi İçin Daha Fazla Balık Temin Edilmeli"
Balıkçılar ucuza satış yapsa da, tüketiciye ulaşana kadar fiyatların yükseldiğini belirten Toker, kendilerinden alınan palamudun esnafta iki katı fiyatına satıldığını ifade etti. Bu yıl palamut, çinekop ve hamsi gibi bazı balık türlerinde bolluk yaşanacağına dikkat çeken Toker, “Bilim insanları bu durumu öngöremez, gerçek balıkçılar olarak biz biliyoruz. Bol miktarda avlandığında fiyatların da düşecektir.” diyerek sözlerini noktaladı.